Akdeniz bölgesinin incisi Antalya’da hem doğal güzellikler hem de tarihî yerler bulunur. Bu bakımdan Antalya sadece Türkiye’nin bacasız sanayisi değil, aynı zamanda yerli ve yabancı tüm turistlerin göz bebeğidir. Ayrıca bir sahil kenti oluşu, Akdeniz’in az dalgalı ve ılıman denizindeki bâkir koyları keşfetmeniz için imkân tanımaktadır.
Antalya, şu an Türkiye’nin en önemli turistik ilçelerini içinde barındırır. Aynı zamanda, seracılığın gelişmesi sayesinde, pek çok tropikal meyve ve sebzenin bulunduğu bir tarım havzasını meydana getirir. Tarihe bir göz atıldığında ise Antalya hem topraklarının çok verimli olması hem de konumu nedeniyle çok önemli bir yere sahiptir. Öyle ki Antalya, onlarca medeniyete ev sahipliği yapmıştır: Likyalılar, Lidyalılar, Pamfilyalılar, Bergamalılar, Romalılar, Bizanslılar, Selçuklular, Osmanlılar. Bu nedenle bu bölge, en çok antik kente sahip olan ilimizdir. Anlaşıldığı üzere Antalya’nın turizmin merkezi olmasının pek çok nedeni vardır ve bu bakımdan da Antalya’da gezilecek yerler listesi epey kalabalıktır.
Antalya’da Gezilecek Tarihî Yerler
Antalya doğal güzellikler ve tarihî yerlerin iç içe olduğu bir bölgedir. Bu bakımdan, gittiğiniz antik kentteki ya da ören bölgedeki doğal alanlar oldukça ilgi çekici hale gelmektedir. Kurşunlu şelalesi ve Perge Antik Kenti bu duruma en iyi örnektir. Kurşunlu şelalesi, Düden Şelalesi kadar meşhur bir doğal güzelliktir. Ayrıca, Kurşunlu şelalesinin etrafı, yürüyüş parkuru ile donatıldığı için burada bir doğa yürüyüşü yapmak hem çok kolay hem de çok zevklidir. Kurşunlu şelalesinin 8 – 9 km ilerisinde de Perge Antik Kenti kendini sergilemektedir. Perge’de antik tiyatro, Rum – Yunan ortak mimarisinin özelliklerini taşımakla kalmaz aynı zamanda günümüzde en iyi korunmuş stadyum olma özelliğini de taşır. Ayrıca Helenistik giriş kapısı, yerli ve yabancı pek turisti kendine çekecek kadar etkiletici bir yapıdır.
Perge dışında, bir başka meşhur ören yeri de Aspendos antik kentidir. M.Ö 10.yy.dan kalan bu yapı, içerisinde agora, stadyum, çeşme barındıran ve Bizans döneminde bile aktif olarak kullanılan bir külliyat halindedir. Perge gibi Aspendos’un korunması ve bakımı Müzeler Müdürlüğünde olduğu için her iki yere giriş Müze Kart ile yapılmaktadır.
Antik tiyatro bakımından oldukça zengin olan Antalya, iki önemli ören yerine daha sahiptir: Termessos ve Patara antik kenti. Patara, Kaş’a yakın bir yerde bulunurken Termossos Döşemealtı’nda bulunmaktadır. Her iki antik kentten Termossos, en iyi korunan antik kenttir.
Tüm bu antik kentlerin yanı sıra, Antalya müzesi de mutlaka görülmesi gereken yerlerden bir tanesidir. Antalya müzesi, antik kentlerden çıkarılan heykeller ve değerli eşyaların sergilendiği bir yer olmasının yanı sıra, Antalya’yı Antalya yapan tüm unsurlara ev sahipliği yapacak önemli sanat eserlerinin sergilendiği bir yerdir.
Antalya’da Görülecek Doğal Güzellikler
Antalya, karstik denilen yumuşak ve kolay şekil alan bir toprak yapısına sahiptir. Bu bakımdan oldukça fazla şelale ve mağaraya rastlanır. Doğal kaynak suyuna bu nedenle ulaşım kolaydır. Tüm bu sebeplerden ötürü, yüzyıllardır pek çok medeniyet, Antalya’da hüküm sürmüş ve ilginç yapılar inşa etmiştir. Bunlardan en dikkat çekici olanı Karain mağarasıdır. Karain mağarası, Burdur ile Antalya arasındadır, kazılar hâlâ devam etse de bu haliyle dahi Türkiye’nin en büyük doğal mağarası olarak kabul edilmektedir. Yedi galeriden oluşan Karain, Anadolu sanatının ilk örneklerinin buluntularına ev sahipliği yapmaktadır. Doğal bir oluşum olan bu mağara, eski dönemlerde insanların yaşam ve sığınak yeri olmuş olacak ki pek çok alet ve edevat bu mağaradan çıkartılıp sergilenmek üzere Antalya müzesine teslim edilmiştir.
Şelale sayısı olarak önemli bir hacme sahip olan Antalya’nın kuşkusuz en meşhur şelalesi Manavgat şelalesidir. Adını, bağlı olduğu ilçeden alan Manavgat, sadece doğal bir güzellik değil aynı zamanda bahar aylarında su sporlarına da sahne olan bir yerdir. Özellikle rafting tutkunları, bahar aylarında Manavgat’a akın etmektedir.
Rafting su sporuna uygun bir başka doğal güzellik ise Köprülü Kanyondur. Köprülü Kanyon, milli park statüsündedir. Rafting yanında, yürüyüş, zipline ya da kaya tırmanışı gibi aktiviteler yapabileceğiniz bu alan, aynı zamanda Alabalık restoranları ile de göz doldurmaktadır. Antalya’ya gelindiğinde, mutlaka görülmesi gereken yerlerin başını çekmektedir.
Antalya’da Konaklama
Antalya, ince ve uzun bir şehir yapısına sahip değildir. Dolayısıyla, gezilecek yerleri de tek bir hat üzerinde bulunmaz. Bu bakımdan, ulaşım her ne kadar kolay olsa da doğru bir planlama yapılmalıdır. Doğru planlamanın en önemli unsuru ise elbette konaklamadır.
Pek çok Antalya oteli, şehrin dışına, sahile yakın alanlardadır. Bu durum, Antalya’nın sadece deniz mekanı olması gibi yanlış bir algıya neden olur. Ayrıca kalabalık oteller, sürekli havuz ve eğlence merkezi gürültüsü, kaliteli vakit geçirmenize engel olabilir. Tüm bu nedenlerden ötürü, günümüzde konaklama seçenekleri güncellenmiştir.
Antalya’da denize sıfır ya da doğanın tam içinde konaklayabilir üstelik bunu dilediğiniz villada yapabilirsiniz. Kiralık villa, otele göre daha sakin ve merkezi bir konum sağlarken aynı zamanda sizlere dinlenme alanı yaratmaktadır. Villa kiralama ile, huzurlu bir tatil geçirebilir, keşfetmenin tadına varabilirsiniz.